24 Şubat 2012 Cuma

Anne ve Babalar Sahnede

Bence ebeveyn olarak iletişim konusunda sınıfta kaldık. Yetişkiniz ama özgüvenimiz yetersiz.Neden mi?

Dün Güneyin kreşinde iletişimle ilgili olarak, anne ve babalara yönelik drama gösterisi vardı.Oyuncu bizlerdik. Kreşte ki öğretmenlerimiz aslında bizlere çocuklarımız gibi düşünmemiz için fırsat 
verdiler.Ama biz çuvalladık.
Çocuklarımızın  bizden daha başarılı olduğu kesin. Kendi adıma Güney, benden ve babasından  çok daha iyi duygularını ifade  ediyor. Sahne ye çıktım, çıktım  ama  hayal gücüm tıkandı. Bize verilen görevi yerine tam anlamı ile yerine  getirdim desem yalan olur,
Aslında bir yetişkin olarak duygularımı karşımdaki insanlara anlatamazken, gösteremezken oğlumun bana kendini anlatmasını beklememin çok doğru olmadığını anladım. İtiraf ediyorum çocuklarımız bizden daha olgun .Yapamadığın bir şeyi, başkasının yapmasını bekleme; hele bu çocuksa .... 












21 Şubat 2012 Salı

Karnıbahar Köftesi


Her çocuk gibi benim oğlumda yemek yerken sorun çıkartanlardan. Güney  asla  evde sebze yemeği yemiyor. Hele karnıbahar gibi kokulu bir sebzeyi yedirmem imkansız. Ama dün akşam karnıbaharın köftesini yedirmeyi başardım.Nasıl mı?

Malzeme

1 tane Karnıbahar
2 yumurta
6 kaşık un
karabiber
dereotu
kırmızıbiber,tuz

Yapılışı

Öncelikle karnıbaharı haşlayalım.Haşlanan karnıbaharı çatalla ezelim içine, 2 yumurta, un, tuz,dereotu ve  baharatlarını koyup kızgın yağda kızartalım.

Mutfağım adlı programı seyrederken gördüm bu tarifi ve hemen denedim.Karnıbaharı sevmeyen birine yedirmenin en kolay yolu bu olsa gerek. Köftenin içindekinin karnıbahar olduğu hiç anlaşılmıyor.

Tavsiye ederim.





19 Şubat 2012 Pazar

Aras'ın Halleri

Söze gerek yok bakın yeter:)))
















Oyunun Adı "Benimle Oynarmısın?"


 Çocuklar küçük ve bırakacak kimse olmadığı için tiyatroya uzun zamandır gitmiyorduk.. Ama şeytanın bacağını Özden sayesinde kırdık.Özden evde çocuklara bakarken bizde Musa ile tiyatroya gittik. Bu arada Özden'e teşekkürlerimi iletmem gerekiyor buradan.

"Özden, teşekkürler  senin sayende güzel bir oyun seyrettik."

Nejat Uygur’un yazdığı oyunda, Süheyl ve Behzat kardeşlerin yanı sıra Tuncay Kaynak, Zeynep Yaldız, Berat Yenilmez, Önder Keskin, Desen Uygur gibi isimler rol alıyor.

Bu oyunu seyretmeyenlere, gülmeye ihtiyacı olanlara,  şiddetle tavsiye ederim.Çünki ben çok güldüm.

Oyun Başlıyor

  

13 Şubat 2012 Pazartesi

2012 Güney Kreasyonu

  Güneyin 2012 ilk kreasyonunun elbisesi  belli oldu. Akşam  otururken "anne aklıma birşey geldi bana gargamel kostümü dikermisin" dedi. Gargamelin kötü karakter olduğunu söylesemde bir türlü ikna edemedim ama  sonunda o  beni ikna etti ve gargamel kostümünü diktim. Maskesini ve patiklerini tamalayamadım ama elbisemiz fena olmadı.Elbisenin altına tamamlaması için kırmızı külotlu çorap aldım. Güney pek giymek istemese de kostümün hatırına bir seferlik giydi. Külotlu çorabı kızlar giyermiş .Haksız da değil hani , külotlu çorap hem de kırmızı :))) 



arka 

ön

kol




buda gerçek gargamel:))


12 Şubat 2012 Pazar

Ispanaklı Börek


El açması böreği kim sevmez ki. Bu aralar vakit buldukça elde börek açmaya başladım. Artık bu konuda kendime güveniyorum. 

Hamur
Un 
Tuz
Maya
Su
İç Malzemesi
Ispanak, soğan,  az kıyma ,baharatlar ,tuz

Yapılışı
Malzemelerin hepsini hamur haline getirdikten sonra dinlenmesi için bırakıyoruz. Daha sonra küçük parçalar halinde hamuru ayırıyoruz.( Bu tepsiye10 tane hamur yetiyor.) Hamuru açtıktan sonra üzerine sıvıyağ sürüyoruz.Ispanaklı  iç malzemeyi de koyup resimde ki gibi hamuru tepsiye sarıyoruz.Üzerine yoğurt sürdükten sonra 180 derece önceden ısıtılmış fırında pişiriyoruz.









Kırkyama Masa Örtüsü


Arkadaşım Necla bize her geldiğinde mutfağımı renksiz bulur.Buraya bir renk katmak lazım derdi. Bende söz dinleyen biri olarak :))) bu aralar merak sardığım kırkyamadan masamın üzerine örtü yaptım. Bu modeli daha önce (Kırkyama Hakkında Herşey ) facebook ta  görmüş ve çok beğenmiştim.Renklerini de gördüğüm örtüye uydurmaya çalıştım.Herkes örtüyü çok beğendi bakalım sizler bu konuda ne düşünüyordunuz.... 





10 Şubat 2012 Cuma

İnebolu pidesi

Çocukluğumda en çok severek yediğim şeylerden biriydi, bizim oranın pidesi.Özellikle  pazar günleri fırınlar bu pideyi iç malzemesini götürünce yaparlardı. Pazar sabahları kahvaltımız pide ve çay olurdu.uzun yıllar boyunca yaşadığım yerde bu pideyi yapacak  fırın bulamamıştım. Sonunda Mehmet ustaya anlata anlata  istediğim pideyi yaptırdım ve benimde pide özlemim son buldu.

Hatta dahada ileri giderek pideyi acaba ben evde yapabilir miyim dedim ve karlı bir pazartesi günü evde kendim bu pideyi yapmaya karar verdim. Tabi tadı taş fırında yapılmış pide gibi olmasa da yine de güzeldi. 

Malzemeler
4 su bardağı un
1 paket maya
2 yemek kaşığı margarin
Biraz şeker ve tuz
Ilık su 

İç Malzemesi 
Yarım kilo kıyma ve
 5 adet soğan
karabiber, kimyon, tuz, kırmızı biber
Kıymayı önce suyunu çekene kadar pişirelim. Daha sonra doğradığımız soğanları elimizle ezelim ve kıymanın içine çiğden koyalım. Baharatları da ekledikten sonra iç malzememiz hazır.

Hamur Yapılışı

Malzemelerin hepsini karıştır ve hamur haline getir. Dinlenmesi için yarım saat beklet.
Hamuru küçük parçalara böl ve merdaneyle aç ve resimde ki gibi iç malzemelerini koyduktan sonra kapat. 250 dereceli fırında pişir. Fırından çıktıktan sonra üzerine margarin sür ve pidemiz yemeğe hazır.

iç malzemesi






Bizim Evin Kuralları

Kurallar olmadan bu dünya nasıl olurdu acaba merak ediyorum 4 yaşında ki bir çocuk bile kuralların önemini bana bir kez daha hatırlattı. Bu küçük çocuk tabi ki benim Güneyim. Hafta sonu oyuncaklarını odasında  halının üzerinde döktü.Toplaması için bekledim ama nafile bütün gün boyunca odasının ortasında koca dağ öylece durdu arada sesler geliyordu ama bu sesler toplama değil daha çok dağılma sesiydi. Kızmamak için kendi mi zor tuttum ama sonunda dayanamadım, "okulda oyuncaklarını dağıttığın zaman böyle mi bırakıyorsun" dedim.Hazır cevap Güney "ama okulun kuralları var, bizim evin kuralları yok"  dedi .
Bende aldım elime kalemi yazdım bizim evin kurallarını , hatta altına da Güneyin imzasını attırdım.Kurallardan 7. maddeye kadar olanı ben yazdım, diğerleri  Güneyin bana hatırlattıkları  İşte ;
             
         Bizim Evin Kuralları
  1. Oyuncaklar dağıtıldığı zaman toplanacak
  2. Yemekten önce çukolata gibi şeyler yenmeyecek
  3. Yemekler yere atılmayacak, anne ne yemeği yaparsa itiraz edilmeden yenecek
  4. Kardeşi ile oyuncaklar paylaşılacak ve bunun için ağlanmayacak
  5. Akşamları uyku vakti gelince dişler fırçalanacak ,pjamalar giyilip itirazsız  yatmaya gidilecek
  6. Anne ve baba hayır dediği zaman itiraz edilmeyecek
  7. Mutfakta tezgah üstüne çıkılmayacak
  8. Annenin sözünü dinleyeceksin
  9. Çekmecelerle oynanmıyacak (eli sıkışır) tehlikeli işler yapılmayacak
  10. Dolaplar karıştırılmayacak
  11. Merdivenlerde koşulmayacak
Yalnız bu kurallar uygulmaya başlamadan delindi.Hazır cevap Güney o imzayı atmasaydım toplamazdım bu oyuncakları dedi.Ertesi günde; ben imzamın üzerine çarpı koyacam imzam yok olsun dedi               Şimdi kara kara düşünüyorum hangi yolu deneyeceğim diye.....

4 Şubat 2012 Cumartesi

Sadet Pohoçası

Yarı yıl  tatilinde Sadet le Pınar Mersinden  bize geldiler.Hava muhalefeti yüzünden evden dışarı çıkamayınca kendimizi mutfakta pasta, börek yaparken bulduk.Sadetin hakkına düşen de pohoçaydı. İşte bu da Sadet pohaçası ;



Malzemeler
1 su bardağı sıvı yağ
2 yumurta
1,5 su bardağı ılık süt
1 paket kuru maya
tuz
Aldığı kadar un
İçi için peynir 
Yapılışı
Sütün içine biraz şeker koyduktan sonra ılıtalım. Kabımıza yağı, sütü, 1 yumurta diğer yumurtanın akını,tuz,maya ve unumuzu koyalı. Hamurumuz cıvık olacak şekilde yoğuralım ve mayalanması için 1/2 saat bekleyelim.mayalanan hamurumuzu elimizde yuvarlaklar açarak içine peynir koyalım.Üzerlerine yumurta sürerek çörek otu koyalım ve önceden ısıtılmış fırında 180 derece de pişirelim.










Sadet Pohoçası

Kottan Mutfak Önlüğü

Öğretmenlerimiz bizim için çok değerlidir. Benim içinde oğlumun kreş öğretmeni Nilüfer hanım çok  değerli. Güneyin her öğrendiği yeni bir şey için ben olsaydım bunu nasıl öğretirim diye düşünüp duruyorum.Belki bu benim tecrübesizliğim belki sabırsızlığım bilemiyorum ama ben Nilüfer Hanıma bu konuda çok minnettarım.Tüm öğretmenlerin emekleri bence asla ölçülemez. Bende bundan yola çıkarak bu yıl ki Öğretmenler gününde oğlumun öğretmeni Nilüfer Hanıma onun emeklerinin karşılığı olmaz ama benim de emek vererek yaptığım küçük bir şey vermek istedim. Kendim kottan mutfak önlüğü diktim.


             
                           

Hürriyet

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...