25 Ekim 2012 Perşembe
22 Ekim 2012 Pazartesi
Güney'in Süpermen Sabahlığı
Uzun zamandır diktiğim bir şeyi yayınlayamıyorum. Malum evde iki tane erkek çocuk olunca insanın kendine ayıracak vakti olmuyor. Hatta bu yazıyı yazarken evde ki ses desibeli kulaklar için sakıncalı halde. Sağır olmamak elde değil.:))Gelelim bizim Supermen Sabahlığımıza;geçen yıl polardan kendimize sabahlık dikince oğlumda "bende babamın gibi sabahlık istiyorum" diye tutturdu. Kısmet bugüne aradan tam 1 yıl geçti ve bende sonunda oğlumun sabahlığını diktim.
Öncelikle işe supermen logosunu yaparak başladım.
İnternetten bulduğum logonun, sarı olan kısımlarını düzgün şekilde kestim ve s harfini ortaya çıkardım.
Sonra kestiğim parçaları kalıp yaparak sarı kumaştan s harfinin içini hazırlamış oldum.
Kırmızı kumaşın üzerine de s harfini koydum ve çizdim.
Kumaş yapıştırıcısı ile aplike yaparken kaymasın diye sarı kumaşla kırmızı kumaşı yapıştırdım ve makinada aplike ettim.
Resim 1,Resim2,Resim 3
![]() |
Resim 1 |
![]() |
Resim2 |
![]() |
Resim3 |
Buda Ara Supermen .Abisinin resmini çekerken men men diyerek üzerine aldığı polarla bana poz
verdi.bende hiç hayır demeden resmini çektim.
19 Ekim 2012 Cuma
MEME KANSERİNE KARŞI FARKINDALIĞIMIZI ARTTIRALIM
Meme kanseri bir çok ülkede, kadınların en korkulu sağlık sorunu olma özelliğini taşımaktadır. Günümüzde ABD’ de, sekiz kadından birisi meme kanserine yakalanmaktadır. Bu oran Avrupa ülkelerinde on kadında birdir. Dünyada her 11 dakikada 1 kadın, meme kanseri nedeni ile hayatını kaybetmektedir. Türkiye’ de her yıl 30 bin kadın meme kanserine yakalanmaktadır.
Önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olan kanserin bu denli hızlı artış göstermesi ülkemizde kanserle etkin mücadele edilmesini gerekli kılmaktadır.
Türkiye de en sık rastlanan ilk 10 kanserden yedisi, tüm kanserlerin nerdeyse 2/3’nü oluşturmaktadır ve bunların tamamına yakını çok ucuz, etkin ve kolay uygulanabilen halk sağlığı yaklaşımları ile önlenebilecek niteliktedir.
Ülkemizde halkımızın %80 i kanseri en önemli sağlık sorunu olarak nitelendirirken ancak %2 si kanserin erken belirtilerini, önlenebilme yollarını ve tarama metotlarını bilmektedir.
- Meme kanseri için memede kitle
- Rahim ağzı kanseri için menopoz sonrası ve /veya cinsel ilişki sonrası kanama
- Kalın bağırsak kanseri için dışkıda kan
- Cilt kanseri için deride ülser veya şekil ve renk değiştiren cilt lekeler
- Gırtlak kanseri için iki haftayı geçen ses kısıklığı
Kadınlarda En Sık Görülen Kanser Meme Kanseridir.
Meme kanseri, süt bezleri ve kanalları döşeyen hücrelerin, kontrol dışı olarak çoğalmaları ve vücudun çeşitli yerlerine giderek çoğalmaya devam etmelerine denir. Bazı özellikleri taşıyan kadınlarda, meme kanseri daha sık görülmektedir. Bu özelliklere risk faktörlerildiyoruz.
Meme kanserine yakalanma riskini artıran faktörleri kısaca şu şekilde sayabiliriz;
Yaş: İleri yaş önemli bir risk faktörüdür. Yeni meme kanseri tanısı konan kadınların % 70’i, 50 yaş üzerindedir.Kişisel meme kanseri hikayesi: Daha önce meme kanseri geçirmiş ve tedavi olmuş kadınlarda, diğer memede kansere gelişme olasılığı normal kadınlara göre 3-4 kat daha fazladır. Ailede meme kanseri hikayesi: Aile yakınları arasında meme kanserine yakalanmış kadınların, meme kanserine yakalanma olasılığı, diğer kadınlara göre daha fazladır Fertil çağ süresi: Adet görmeye erken başlanması, menepoza geç girilmesi, fertil cağı uzatmaktadır. Doğurganlık hikayesi: İlk çocuğu doğurma yaşı önemlidir. İlk çocuğunu 30 yaşından sonra doğuran kadınlarda meme kanseri görülme oranı 20 yaşından önce doğuranlara göre 2 kat fazladır. Östrojen hormonu tedavisi görenler: Menopoz nedeni ile uzun süre östrojen tedavisi ( 10 yıldan fazla) gören kadınlarda, meme kanseri oranı artmaktadır. Alkol,sigara kullanılması, Şişmanlık ve yağlı beslenme: Bazı çalışmalarda şişmanlığın,özellikle 50 yaş üzerindeki kadınlarda meme kanserine yakalanma riskini artırdığı gözlenmiştir.Egzersiz Yapılmalı Yoğun egzersiz ve jimnastik yapan kadınlarda meme kanseri riskinin azaldığı gözlenmiştir. Bu nedenle, tüm kadınlara önerilmektedir.
Beslenme: Meme kanseri ile beslenmenin önemli ilişkisi vardır. Sebze ve meyveden zengin beslenme, ağır yağlı yiyeceklerden uzak durulması önerilmektedir. Günlük gıda alımına C vitamini, betakaroten gibi antioksidanların eklenmesinin koruyucu etkisi olduğu ileri sürülmektedir. Kısaca;
- Şişmanlığın azaltılması, alkol alınıyorsa bırakılması.
- Hafif egzersiz yapılması(haftada 4 saat tempolu yürüyüş),
- Sebze ve meyvenin bol tüketilmesi, gibi basit önlemler ile meme kanseri riski % 30-40 oranında azaltılabilmektedir.
Yirmi yaş üzerindeki kadınlar, her ayın belirli bir döneminde kendi kendilerini muayene etmelidirler. Bu muayene sırasında meme dokusunda farklılık olup olmadığı araştırılır. Eğer bir değişiklik tespit edilirse derhal bir hekime baş vurulmalıdır.
Kırk yaşına gelen kadınların, kendi yaptıkları periyodik muayeneye ek olarak her yıl bir kez hekim tarafından muayene edilmeleri gereklidir. Elli yaşından sonra, kadınlar kendilerinin periyodik muayenelerine ve her yıl bir defa hekim muayenesine devam etmeli ve 2 yılda bir mamografi çektirmelidir.
Bizde çalışanlar olarak Meme Kanserine karşı başlatılan Pembe Harekete destek vermek için sahilde yapılan etkinliğe katıldık. Görmek isteyenler bloğuma buyursun;
16 Ekim 2012 Salı
Prima Uyku Günlükleri
Bebeğiniz ilginç pozisyonlarda uyuyorsa Prima’nın size iyi bir haberi var!
Prima Uyku Günlükleri uygulamasıyla bebeğinizin sıra dışı bir pozisyonda uyurken çekilmiş fotoğrafını süsleyip daha eğlenceli bir hale getirerek ödüller kazanabilirsiniz! Prima Aktif Bebek, bebeğinizi sızıntıya karşı güvenle korur ve ne şekilde olursa olsun, rahat uyumasına yardımcı olur.
Prima Uyku Günlükleri, Facebook Prima Dünyası’nda sizleri bekliyor!
www.facebook.com/PrimaDunyasi

Bir bumads advertorial içeriğidir.
Prima Uyku Günlükleri uygulamasıyla bebeğinizin sıra dışı bir pozisyonda uyurken çekilmiş fotoğrafını süsleyip daha eğlenceli bir hale getirerek ödüller kazanabilirsiniz! Prima Aktif Bebek, bebeğinizi sızıntıya karşı güvenle korur ve ne şekilde olursa olsun, rahat uyumasına yardımcı olur.
Prima Uyku Günlükleri, Facebook Prima Dünyası’nda sizleri bekliyor!
www.facebook.com/PrimaDunyasi
Bir bumads advertorial içeriğidir.
15 Ekim 2012 Pazartesi
Özdilek Macerası
Çocuklarla birlikte dolaşmaya çıktığımız nadir günlerden biriydi neden derseniz. İki çocukla dışarıda dolaşmak bize eğlenceden çok huzursuzluk veriyor. Çünki ikisini de memnun etmek çok zor. Çocukları rahat bıraksan olmuyor,sıksan olmuyor. Özdilek te dolaşırken çocukları birden teşhir için nevresim geçirilmiş yatağın üzerinde buldum ve bir türlü yatağın üzerinden indiremedim.Kızdım olmadı, sessiz kaldım olmadı çaresizce onların oyunlarının bitmesini bekledim.
Çocuk deyip geçmeyin benim yatakla oynamalarına izin vermeyeceğimi bildikleri için orada çalışan bir abiyi kafaladılar ve ondan onay aldıklarını hissettiklerinde de beni hiç takmadılar. Aslında bakarsanız, o kadar güzel oynuyorlardı ki kıyamadım oyunlarını bozmaya ama çok utandım.:((
Evde uğraşsam ikisini bu kadar uzun bir süre aynı yatakta tutamam.:)
Sevgili Eşim 'e
2 yıldan beri çalışmıyorum. Neden derseniz sorumlusu Aras:) Arasın doğumundan sonra ücretsiz izinlerimi aldım ve evde bebek baktım. Artık izinlerim bitti ve yaklaşık 3 hafta önce işime geri döndüm. Tabi uzun bir aradan sonra işe alışmak zor gelebilir ama, benim için işe başlamak terapi gibi geldi. 2 yıl benim için çok yorucu geçti. 2 erkek çocuk gerçekten çok zor muş.Nesrinin dediği gibi "Tek çocuk hiç çocuk, iki çocuk çok çocuk" .
Sonunda işe başladım, ama iş yerimde de büyük değişiklikler oldu.Sağlık Bakanlığının Taşra Teşkilatını yeniden yapılandırması nedeniyle ben izindeyken kurum değiştirmişim. İl Sağlık Müdürlüğünden, Halk Sağlık Müdürlüğüne geçiş yapmışım.Bu arada da izine ayrılmadan önce yapımına başlanan Sağlık Kompleksinin yapımı da tamamlandı ve sonunda taşındık, rahat bir nefes aldık. Çünki, eski binamız evlerimize çok uzaktı.Çocuklu ve çalışan bir bayanın en çok istediği şey, işinin evine yakın olması olsa gerek.Sonunda benim de işim evime yakın :))
Gelelim yazımın ana fikrine, işimden ve işyerimden bahsetmemin asıl nedenine ; bugün yeni işyerim hayırlı olsun diye, elinde bir buket çiçekle ziyarete gelen ve beni sevindiren sevgili eşime teşekkür etmek içindi. "Yaşadığım şu kötü günlerde beni mutlu etmek için, yaptığın küçük ve anlamlı dokunuşlar için sana teşekkür ederim canım"
9 Ekim 2012 Salı
Mıckey Müzik Festivali için Bol Şanslar
Uykusuz Anneler Kulübü sizleri Turkcell sponsorluğunda Mickey'nin Müzik Festivaline davet ediyor.
İstanbul Trump Tower AVM' de 13 Ekim Cumartesi saat 12.00'deki gösteriye çocuğunuzla davetli olarak gitmek için siteye üye olup yorum bırakmanız yeterli.
Davetiyeler isme olacak, kapıda kimlik ile giriş yapılabilecek.
8 Ekim 2012 Pazartesi
Yaş Tarhana (Hamur Tarhanası)
Siz deyin hamur tarhanası ben diyeyim yaş tarhana. Yaklaşık 3 hafta önce tarhana yaptım. Bugün de son işlemleri gerçekleştirdim ve tarhanam kışa hazır hale geldi.Her yörenin tarhana yapışı farklıdır. Bizim orada da yaş tarhana yapılır. Neresi derseniz işte orası İnebolu. Alışkanlıktan olsa gerek kuru tarhana bana, yaş tarhana kadar zevk vermiyor. Eskiden tarhanamızı sevgili annem yapar gönderirdi, o yüzden yapılışını hiç merak etmezdim nasıl olsa her yıl tarhanamız hazırdı.Ama iki yıldır. kendi tarhana mı kendim yapıyorum. Geçmişte annem tarhanayı yapar eşe dosta dağıtırdı. Bu yıl eşe dosta dağıttım işini ben üstlendim.
Gelelim bizim tarhananın yapılışına
MALZEMELER
1 kg. soğan
4-5 tane acı kırmızı biber
4-5 tane kırmızı biber
Margarin
tuz
tohum dereotu
boydalı
yeşil biber
domates
yoğurt
kimyon
tuz
nane
karabiber
YAPILIŞI
Öncelikle tohumlu dereotunu sütün içine koyarak yoğurt yapın. Bir tencerede 200 gr kadar margarini eritin ve içine iri iri doğranmış soğanın yarısını , acı kırmızı biber, kırmızı biber, domates,yeşil biber tuz koyarak pişirin . Ayrı bir kapta artan soğan, biber, kımızı biber, dereotu, kimyon nane, karabiber, tuz,boydalı koyun ve pişen malzemeleri de ilave edin soğuduktan sonra içine dere otlu yoğurdu koyun. (Süzme yoğurt tercih edilir.Fazla sulu olmaması için) ve ekşimeye bırakın. 5 gün kadar arada bir karıştıralım. Daha sonra hamur haline gelene kadar un ilave edelim ve hamurun çıkmasını bekleyelim. her gün kabaran hamuru yoğuralım. Hamur cıvıklaştıkça un katalım ve yoğurmaya devam edelim. 2 hafta kadar hamurun kıvamına gelmesini bekleyelim hamur artık kabarmayı bırakınca saklama kaplarımıza alıp buzdolabında bütün kış saklamak için yer ayarlayalım. Eğer buzdolabında saklamak istemiyorsanız Bir çay tepsisine öncelikle streç film geçirelim ve tarhanayı buraya yayalım buzlukta 1 saat kadar bekletelim Buzluktan çıkardıktan sonra resimdeki gibi keselim ve tekrar buzluğa donması için koyalım. Donan tarhanaları kırıp istediğimiz gibi poşetlere yada saklama kabına koyarak derin dondurucuda saklayalım.


Kaydol:
Kayıtlar (Atom)